Çetele

Çetele tutmak terimini hepimiz duymuşuzdur. Çetele kelimesinin güncel Türkçe sözlükteki anlamı "Çizilerek veya oyularak açılan kertik" olarak belirtilmiştir. Tarih öncesi insanlar, ağaç, fil dişi, kemik ve taş gibi nesneler üzerine çizik atarak nesneleri saymayı öğrendi. Arkeolojik ve tarihsel bulgularda çetele örneklerine çok miktarda rastlanır. Bunların en eski örneği olarak Lebombo taşı gösterilir. Swaziland'da bulunan Lebombo Dağları'nda ele geçirilmiş olan bu çetele, bir babunun kemiğine işlenmiş ve M.Ö. 35.000 yılına tarihlenmiştir. Kemik üzerindeki işlemelerin ayın evrelerini takip etmek için kullandığına inanılır. Bu sebeple günümüzden 37.000 yıl önce yaşayan insanların bile astronomiye ne kadar ilgili olduğunu görebiliriz.

M.Ö. 20.000 yılına ait, Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nin Ishango bölgesinde bulunan, bambu kemiğinden yapılma bir çetele.
M.Ö. 20.000 yılına ait, Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nin Ishango bölgesinde bulunan, bambu kemiğinden yapılma bir çetele.

Çetelelerin, Orta Çağ Avrupası'nda yaşayan insanların büyük bir kısmının okuma yazma bilmiyor olmalarına rağmen onlar tarafından sıkça kullanıldığına inanılır. 1100lü yıllarda İngiltere Kralı I. Henry'nin gelirlerin toplanması ve yönetimi için maliyeden sorumlu birisini görevlendirdiği bilinir. Borçlu ve alacaklı olunan vergiler için farklı çeteleler tutulmuştur. Kare şekilli fındık ağaçları şekillendirilmiş, avuç içi büyüklüğündeki çentikler 1.000 sterlini, baş parmak büyüklüğündeki çentikler 100 sterlini, serçe parmağı büyüklüğündeki çentikler 10 sterlini, boncuk büyüklüğündeki çentikler 1 sterlini ve daha küçükleri ise şilini temsil etmiştir. Çentikler, fındık ağacının genişliği kadar olup, daha sonra bu fındık ağacı ikiye bölünerek her iki parçanın da eşit olması sağlanmış ve bu sayede sahteciliğin önüne geçilmek istenmiştir. Bu iki parçanın uzunlukları birbirlerinden farklıydı. Uzun olan parça borçlu olan tarafından, kısa olan parça ise alacaklı kişi tarafından tutulmakta, bu sayede kimin kime ne kadar borcu olduğu bilinmekteydi.