Madenci Feneri

Madenci Feneri (Davy Feneri)

Madenci Feneri ya da madenciler için güvenlik feneri olarak da bilinen fenerler, İngilizce'de, madenci fenerinin tasarımcısı olarak bilinen Sör Humphry Davy'nin (1778 - 1829) anısına "Davy Lamps" (Davy Fenerleri, Lambaları) olarak da anılırlar. Ancak Davy, bu uğraşında yalnız değildi. Davy, 1815 yılında madenci feneri üzerine çalışırken aynı zamanda Dr. William R. Clanny de madenciler için bir lamba üzerinde çalışıyordu.

Madenci fenerinin icadı, daha derin maden damarlarına inilmesine de olanak sağladı. Düşük miktarda ışık veren madenci lambası, daha da önemlisi bulunduğu ortamda metan gibi yanıcı gazların varlığından da haberdar ediyordu. Eğer fenerin bulunduğu ortamda yanıcı bir gaz varsa fenerin ateşi birden bire çok daha hızlı yanmaya başlıyor ve ateş üzerinde hafif mavi bir renk oluşuyordu. Fener ayrıca oksijenin az olduğu yerlerde sönerek, bir nevi güvenlik aracı işlevi de görüyordu.

Madenci fenerinin en büyük tasarım problemi, yanıcı gazların bulunduğu bir yerde kullanıldığında patlamaya yol açmayacak bir ışık sağlamasının gerekliliğiydi. Yaptığı deneyler sonucunda Davy, yanıcı gazların sadece onları tutuşturucu derecede bir ısıya maruz bırakıldığında patladığını öğrendi. Bunun üzerine Davy, fenerin çevresine bir tel örgü örerek, fenerin ateşini lambanın içinde tutmayı başardı. Tel örgü, ateşten çıkan ısıyı absorbe ediyor, onu geniş bir alana yayıyor ve bu sayede ısıyı düşük seviyede tutarak civardaki gazın patlamasının önüne geçmiş oluyordu. Her ne kadar Davy'nin feneri onu çevreleyen tel örgü sebebiyle yüksek miktarda ışık vermese de, maden çalışmalarında meydana gelen patlamaları büyük ölçüde azalttı ve onun bulduğu tel örgü sistemi, icadından bir yüz yıl kadar sonra bile kullanılmaya devam etti.

Powell Duffryn Kömür Ocağı'nda Çalışan İşçileri
Güney Galler bölgesinde bulunan Powell Duffryn Kömür Madeni'nde çalışan işçilerin 1931 yılında çekilmiş bir fotoğrafı. Fotoğrafta, madencilerin ayaklarının ucunda madenci fenerleri görülebilir.

1900lü yılların başına gelindiğinde elektrikle çalışan lambalar kullanılmaya başlandı. 1930lara gelindiğinde ise açık ateşli fenerler dışında hep elektrikle çalışan fenerler kullanılıyordu. Bu fenerler hem daha fazla ışık veriyor, hem de daha güvenli bir çalışma ortamı sunuyordu. Buna rağmen orijinal Davy lambaları, bir ışık kaynağı olmaktan ziyade civardaki gaz ve oksijen seviyelerini belirlemek için kullanılmaya devam etti.